08 Ocak 2019

BEN KİMİM? / SEN KİMSİN?

'Ben', en temelde özerk bir sınırı ifade eder. 'Sen' ya da 'öteki' ise başka başka özerk sınırları. Görünür haliyle bu Dünya - sınırların Dünyasıdır. Sınırlı gerçeklikler yahut varlıklar, birbirleriyle etkileşim içerisindedirler ve bu şekilde, bir amaçla yaşar giderler. Bir bedenim vardır ve ötekilere ait başka başka bedenler vardır. Düşüncelerim vardır ve ötekilere ait başka başka düşünceler de... Aynı şekilde bu bedenlerde başka başka duygular, hisler, algılar barınır. Ötekiler, görüntüler, sesler vardır. Peki ya gerçekte?

'Ben' bu sayılanlardan biri, birkaçı ya da hepsi miyim? Ya da bambaşka bir şey miyim? Sorular orada bitmez, devamı da gelir;

'Ben' kalıcı ve sabit miyim? Eğer değilsem büyümekte miyim, küçülmekte miyim? Büyümekte ya da küçülmekte isem nereye kadar büyür ya da küçülebilirim? Büyümeye ya da küçülmeye dair bir sınırım var mıdır? Sınırlarım sürekli midir yoksa geçici ve sonlu mudur? Eğer süreksiz ve sonlu isem 'ben' gerçek sayılır mıyım ve esasen var mıyım? Peki yaşam sınırlı mıdır? Eğer değilse ve 'ben' denilen şey bir sınırı ifade ediyorsa o halde 'ben' bu yaşamda nerede duruyorum?

Son ve belki en temel soru ise; yaşayan kendinden menkul bir 'ben' miyim yoksa yaşam, 'ben' üzerinden ifadesini mi buluyor?

Ben tüm bu sorulara bir cevap verirdim ama 'benim' verebileceğim her cevap, peşinen sınırlı ve dolayısıyla yanlış olurdu. O yüzden kalem bildiğini yazsın.

Yaşam sürekliliktir ve sınırsızdır. Bu sınırsızlığın içerisinde 'ben' - ha var ha yok, bir var bir yok olanı - sınırlı, geçici, ölümlü olanı ifade eder. Yaşam sınırsız ve büyük, yekpare bir anı; ben ise geçmişe ve geleceğe, binbir türlü fikre dağılmışlığı, bölünmüşlüğü ifade eder. Yaşam bütünlüğü, birlikteliği, akışkanlığı ifade eder ve 'ben' kesintidir, ayrılıktır, durağanlıktır. Bu haliyle yaşama karşı duran ben, kaçınılmaz olarak acıya da gebeyimdir.

'Ben' yapıyorum zannıdır, sınırlı bir iradenin ifadesidir. Ben yemek yapıyorum, ben başarıyorum, başaramıyorum, biliyorum ya da öğreniyorumdur. 'Ben', bu haliyle sınırsızlığın sınırıdır. Bir açıdan bakınca sınırsızlığı yeni sınırlara taşıyan akıncı neferidir. Ayrıca bu sınırlı Dünyada, sınırsızlığın idrakine sınırlı olan vasıtasıyla erilir. Ama nihayetinde hepsi beyhude bir çabadır. Çünkü adı üstünde sınırsızlık sınırsızdır.

Öz denilen şey, beni de kucaklayan bu sınırsız yaşam ırmağının ta kendisidir. O yüzden yaşam 'ben' üzerinden ifadesini bulup akarken, ‘ben’ büyük bir saygıyı hak etse de esas rolü sahibine bırakmayı öğrenmelidir.

Hiç yorum yok: